12 Eylül 2018 Çarşamba

GÜN BEŞ

BEŞİNCİ GÜNE BAKIŞ

Beşinci günün başlangıcında hocamız Nesrin Işıkoğlu Erdoğan genel olarak neye göre gijital araçları seçmeliyiz nerede ve nasıl kullanmalıyız konularında bahsettik. Ayrıca üç önemli noktaya değindik. İlk olarak NAEYC nin oluşturduğu teknoloji ilkeleri ve dikkat edilmesi gereken konular hakkında kısa bir bilgi edindik. Daha sonra Medya ve Genç zihinler başlıklı AAP 'nin  oluşturduğu önerileri inceledik. Son olarak da Erikson'un Teknoloji vmerkezi ve içinde bulunan araçlar hakkında kısa bir konuşma yaptık. Ve her zamanki gibi küçük gruplara ayrılıp bu üç konu hakkında kendi çalışmalarımızı ürettik.

Biz NAEYC grubu olarak kendi ilkelerimizi oluşturduk. Bu noktada en büyük eksikliğin bir denetleme mekanizmasının olmayışı şeklinde düşünürek yola çıktık. Öncelikle kendimize bir ETSE ( Eğitimde Teknoloji Standartları Enstitüsü ) oluşturduk. Buradaki en önemli fark ETSE 'nin çocuklardan bir danışma kurulu oluşturması çünkü biz çocuklarında karar ve katılım hakkını eğitim her yerinde olduğu gibi teknoloji aşamasında da savunuyoruz. ETSE akademisyen, aile, öğretmen, politika yapıcı ve yazılık geliştirici gibi bir çok alandan insanın bulunduğu bir kurum olmalı. Bu noktada herkesin görüşü oldukça değerli. Peşinden ürettiğimiz TUTEMS ( Türkiye Ulusal Teknoloji Medya Standartları ) eğitimde dikkat edilecek noktaları ve aynı zamanda ilkeleri belirmek için oluşturuldu. Aşağıda da göreceğiniz gibi ayrıntılı bir şekilde kendi standartlarımızı açıkladık.

Ayrıca https://www.commonsensemedia.org/ adresinden önerilen kaliteli dijital içeriklere aile ve çocuk yorumlarına ulaşabiliyoruz. Tutems içerisinde de bazı örneklere yer verdik.



Aynı şekilde dijital okuryazarlığı içinde barındaran bir uygulama ile her yaştan insanın anlayabileceği şekilde PEGI 'nin oluşturduğu gibi uyarı logolarını ulusal düzeyde hem oyun hem film gibi tüm içeriklerde yaygınlaştırılması vurgusu da önemli bir nokta.



Bir diğer grubun üzerinde çalıştığı medya kullanım klavuzu ise daha çok aileleri ve doktorları odak noktasına alan bir çalışma olarak planlanmıştı. Diğer grup ise aktif olarak kullanılan teknoloji araçlarının nasıl olduğunu bizlere sundular. 




Bir diğer oturumda Zeynep Ceren Şimşek hocamız ile birlikte Demonstrasyon dersi yaptık. Teknoloji de nasıl bir noktaya geldiğimiz özellikle konuştuğumuz konu idi. Örnek olarak hiç bilmediğim bir konu Facebook'daki yapay zekalar kendi aralarında bir dil üretip konuşmaya başlamışlar ve dolayısı ile bu uygulamanın fişi çekilmek zorunda kalınmış SKANDAL !. 
Bir diğer ilginç örnek kısır farelere 3D yazıcılar ile yapılan yumurtalıklar yerleştirilmiş ve hamile kalınmaları sağlanmış !!! Gibi gibi bir sürü çarpıcı ve hatta korkutucu örnek. 

Öğrendiğim yeni bir başka konu yıllar önce İngiliz sömürgesi olan Hindistan da ikili sistemde matematik öğretildiği için ve bilgisayar dili de ikili kodlamaya dayandığı için şuan yazılımda oldukça iyi bir noktadalar. Neydim demeyeceksin ne oldum diyeceksin....

Öğleden sonra ise tinkercad ile çalışmaya devam yeni tasarımlar yaptık anahtarlıklar oluşturduk. 
Günün değerlendirmesinde ise günün fikri ödülünü kazandık. Günün fikri bakınız:






11 Eylül 2018 Salı

GÜN DÖRT

DÖRDÜNCÜ GÜNE BAKIŞ

Güne başlangıç tam bir merkez uygulaması ile başladı. Üç grup halinde üç farklı dijital oyuncağı inceledik, öğrendik ve bolca oynadık. ilk oynadığımız oyuncağın adı spark ( sphero spark ) kendisinin fotoğrafı ve bir etkinlik yaparken çektiğimiz videoyu aşağıda görebiliriz.

Spark'ın kendisi bu fakat onunla yapabileceğiniz etkinlikler çok çeşitli. Hatta youtube üzerinden birçok videosunu da izleyebilirsiniz. Örnek olarak bir tanıtım videosu https://www.youtube.com/watch?v=1S5lUDvlu3A linkinden izlenebilir. Bizim yaptığımız bir örneklerden bazıları ise şu şekilde;
Spark ile oldukça farklı etkinlikler yapılabiliyor ki kendisi benim en sevdiğim günün robotu oldu. İkinci bir etkinlik olarak çocuklarla sanat çalışabileceğimizi gördük. Boyaları kağıtların belirli bölgelerine yerleştirip onlarla serbest çizimleri spark aracılığı ile yapabildik. Bunun gibi bir çok etkinliği çeşitlendirebileceğimizi düşünebiliriz.
Bir diğer robot olan jimu kendisinin aşağıdaki fotoğrafı var bloklarla çok keyifli bir şekilde oynanabilecek bir robot.
Jimu önüne koyulan engelleri kaldırabiliyor, labirent içerisinde hareket edebiliyor. Biraz ısınabiliyor sadece bu da uzun süreli kullanımlarda bir sorun. Onun dışında hareket kapasitesi aslında bir uzaktan kumandalı arabayı hareket ettirmek gibi. Jimu ile çalışırken ciddiyetim görülmeye değer bakınız;


Önünüzdeki bir engeli kaldırmayı bazen kıl payı ile kaçırabiliyorsunuz lütfen dikkat :) Bir diğer robot DOC başka bir adı var mı tam emin değilim ama daha çok bir masa oyuncağı şeklinde tasarlanmış ve kodlama mantığına dayanıyor. Yaş gruplarına göre robot oyununu değiştirebiliyorsunuz. DOC girdiğiniz kod komutlarına göre alanı içerisinde hareket ediyor ve ulaştırmak istediğiniz hedefe doğru verilen yönergeler doğrultusunda hareket ediyor.

Tabi bu oyunda da zorlandığımız aşamalar olmadı değil. DOC yanlış bir şekilde hareket ettiğinizde size sesli uyarı veriyor ve görevleri tamamlayamadığınızı belirtiyor. Türkçe seçeneğinin olması önemli bir avantaj.

Günün ikinci yarısında üç boyutlu tasarım programı ile çalıştık. Aynı zamanda bu programdan tasarladığınız ürünleri üç boyutlu yazıcılardan çıkartabiliyorsunuz. Tasarımları yaptığımız online bir site var ve burada kendi çalışmalarınızı depolayabiliyorsunuz. https://www.tinkercad.com/ adresinden kayıt olabilir ve kendi tasarımlarınızı oluşturabilirsiniz. En basit olarak yaptığımız ilk bardak tasarımlarından birisi aşağıda;



Ve asla göründüğü kadar basit değil. Fakat ben scratchjr veya scratch yerine tinkercad uygulamasını tercih ederim. Benim için biraz daha kullanılabilir bir uygulama.

Öğleden sonra bu sefer scratch uygulamasının üzerinde çalıştık. Artık biraz daha aşina olduğumuz için bu sefer kodlama sistemleri daha kolay ilerledi ve daha çabuk öğrendiğimi düşünüyorum. Scratch ile ilgili arayüzü görmek indirmek kaydolmak veya kullanmak için https://scratch.mit.edu/ adresini ziyaret edebilirsiniz.

Scratch ile bu sefer bir tık daha üste çıkıp bir adet doğum günü kartı 'msı bir çalışma tasarladık. Kendisini direkt kaydemediğim içi akılda kalması adına video çektim.
Aslında farklı kodlamalar yapabildiğimiz için bir kaç çeşit versiyonu var hatta verilen tepkilere göre karakterinizin de farklı tepkiler vermesini kodlayabiliyorsunuz ama şimdi buraya her çeşidini yüklemeyelim.

Yoğun bir gündü özellikle yeni programlar öğrenmek beyinleri biraz zorluyor. Üstelik tasarım ödevimiz bile vardı. Fakat genel olarak güne baktığımda en çok Spark'tan etkilenmiş olabilirim. Spark ı özellikle kaynaştırma kapsamında farklılıklara saygı etkinliklerinde kullanabileceğimi düşünüyorum. Mesele görme yetersizliği olan bir birey için çocuklardan spark'ı onun yardımcısı olarak kullanmalarını hatta onlara rehber olacak şekilde kodlamalarını bile öğretebiliriz. Böylelikle, en çok eleştiri okları alan, sosyal gelişim konusunda eksik kalan dijital oyunlara yeni bir boyut getirebiliriz.

9 Eylül 2018 Pazar

GÜN ÜÇ

ÜÇÜNCÜ GÜNE BAKIŞ

Aslında gün mükemmel başlamıştı...

Günün başlangıcında geleneksel oyun ile digital oyun hakkında bir münazara çalışması yaptık. Renkli şekerler ile iki grubu ayrıldık. Turuncular digital oyun, biz gökkuşağının diğer tüm renkleri ise geleneksel oyun hakkında afişlerimizi hazırladık.

En büyük iki sloganımız " paran yoksa, enerjin çoksa haydi geleneksel oyuna" ve "Play hayattan, game kurumdan" idi. Bir kere daha hayatta güç ilişkileri ve ideolojileri sorguladık. Ve tabiki sosyal gelişim ile motor gelişim en güçlü kozlarımızdandı (Ayrıntılar afişte). 
Tabiki sonuç olarak ilk çıkış noktamız olan yere döndük günümüzde dijital oyunlar geleneksel ( GENEL ) oyunların bir parçasıdır ve bu yadsınamaz.

Bir sonraki aşamada tabletlere bağlı olarak oynadığımız osmo oyuncaklarına geçtik. Ya da osmo dijital oyunu mu denmeli bilemedim.


Yukarıdaki fotoğrafta görüldüğü üzere osmo böyle bir oyun. Tablet bi çeşit ayna ile sizin masada oluşturduğunu şekilleri ( ya da her ne araç ile oynuyorsanız ) göüryor algılıyor ve oyunu aslında size gerçek dünyayı sanala yansıtarak oynuyorsunuz. Ve her seferinde içinizden teknoloji nelere kadiiiir yarabbim diyorsunuz. Pizza yapıyoruz, balon patlatıyoruz, efendime söyliyim rakamları oluşturuyoruz, resim çiziyoruz ve bir sürü şey. Arada parmaklarımızla birbirimize de müdahale etmiyor değiliz tabi :) https://www.playosmo.com/en/ oyuncak ve oyunlar ile ilgili bilgiler bu adreste mevcut. Aşağıda örnek bir uygulamamız gayet açık görünüyor ki bazen nasıl oynayacağımızı çözerken zorlandık. 


Tabi bu osmo materyalleri ile ilgili en çok kafamı karıştıran dezavantajlı çocukların bu hizmete nasıl erişeceği??? Günün sonunda bununla ilgili bir öneri sunduk ama hala katedilmesi gereken ne kadar çok yol olduğu aşikar...

Ve sonrasında güne karabasan gibi çöken dakikalar... Bilgisayarsız kodlama. Her şey başlangıçta çok güzeldi Dr.Öğr.Üyesi Hüseyin Özçinar hocamızdan aslında bu kodlama meselesi nedir nereden çıkmıştır nasıl bugünlere gelmiştir bunları öğrendik biraz da konunun mantığını öğrendik. Derken derken dedik ki bir de bilgisayarsız kodlama nasıl yapılır, algoritmik olarak nasıl düşünürüz. Küçük gruplara ayrıldık. Bir labirentimiz var bunu çeşitli simgeler ile sağ  sol falan diye kodlayacağız sonra bu işaretleri labirenti hiç bilmeyen arkadaşımıza vereceğiz sırası ile sonra da o arkadaşımız kendi elleriyle labirenti çizecek!!!!!! pekiiiiiiiiiiii.

SONUÇ: Uzamsal zeka kesinlikle benim için desteklenmesi gereken bir alan. Evet biz o etkinliği tamamladık grup olarak neredeyse pes ettiğimiz dakikalar oldu görevimizi başardık ama beynime bir parmak yaklaşsa cosssssss  diye ses çıkardı günün sonunda :))


Azmin sonu tabi ki başarı ama keşke bazı yollar bu kadar zor olmasa


Gün sonunda yaptığımız değerlendirme etkinliğinden dört değerli fikir çıkardık grupça; daha fazla yazmaya gücüm olmadığı için fotoğrafını ekliyorum.




8 Eylül 2018 Cumartesi

GÜN İKİ...


İKİNCİ GÜNE BAKIŞ

OBİ'nin ikinci gününde güne başlama zamanında bol bol oyun oynadık. Serbest oyun zamanında oyuncaklarımızla mutfak oyunları kurduk. Yeni meyveler, sebzeler ürettik ve en sonunda kule yapımına geçtik.


Tabletlerimizle tüm oyunları oynamaya çalıştık. Çok kolay başladık hızlıca öğrendik, kuralları keşfettik. Sıramızı bekledik... Bir yetişkin olarak bazen çok sıkıldık bazen çok eğlendik. 

Kebab world'ün heyecanlı dünyası bizi hırslı birer oyuncu haline getirdi :) Ama yine de her zaman en çok müzik yapmayı sevdiğimi farkettim. Bol bol kids piano oynadım. Bir kere daha belli oldu ki resim yapmaktansa müzik yapmaktan daha çok keyif alıyorum..


Veee tabiki oynadığımı oyunlardan bir sonuç çıkardık hem dijital oyun için hem de geleneksel oyunumuz için ayrı birer afiş oluşturduk.





GELENEKSEL OYUN

SPIDER MAN MUTFAKTA








DİJİTAL OYUN KEBAB WORLD


Afişte dijital oyun ve geleneksel oyun hakkında düşüncelerimiz, artıları eksileri, çocuklar açısından nasıl göründüğü yazdığı için ayrıntıya girmiyorum :)

Sonraaaaaa hiç bilmediğim bir dünyaya davet edildim ki adı SCRATCH jr. ( bu arada şuan farkediyorum yazılışında sadece bir adet sesli harf var fazlaca sessiz harf lehçe olmasını bekliyor insan :)) Aslında çok zor bir program değil ama asla kolay da değil. Sanırım biraz pratik gerektiriyor biraz da sabır. Çok fazla deneme yanılma seven bir insan değilim o yüzden sadece bana verilen görevi yerine getirdim çok da ekstra bir ürün çıkmadı ortaya bakınız ek.

Ek

Yukarıda örnekte gördüğünüz kelebek kovalayan bir beagle örneği kendisi köpeğimden esinlenerek yapılmıştır :) Çok başarılı olmasada masa başında uzun süre oturmak bende dikkat dağınıklığı yapıyor. Kısa yoldan öğrendiğimi kendime kanıtlamaya çalıştım sadece :)

Hmm bu arada kavramlar üzerine çalıştık. Ve öğrendiğim kelimeleri gün içerisinde sürekli cümle içinde kullanmaya çalıştım.. Ama tabiki grup olarak daha iyisini yaptık vee bir akrostiş oluşturduk.


Gerçekten müthiş bir ürün oldu vurgulamadan geçemeyeceğim :) Grubumuz adına gururluyum. Sonuç biraz kaynadı ama sanırım birinci olduk. Bir fikir üretmediğimizin farkındayım ama bazen sanat daha değerlidir:) 

Bunları araştırmalarımda ya da öğrencilerimle nasıl kullanırım noktasında;

Sanırım yaratıcılık dersinde Scratch jr' ı aktif bir şekilde kullanmayı düşünebilirim. Tek endişem sınırlı bir çerçevesi olduğu için uzun süreli bir kullanım yerine bir iki hafta faydalanabilinecek bir araç olabileceği. Çocuk edebiyatı derslerinde aktif olarak kullanılabilir aynı zamanda. Araştırmalarım konusunda henüz kafamda bir çerçeve oluşmadı daha sanat ve ayrımcılık temelli çalıştığım için biraz daha bu konu üzerinde düşünmeye ihtiyacım var. Evreka noktasını paylaşacağım...

Oldukça verimli eğlenceli bir gündü. Günün sonunda bir günü aslında bir kaç gün yaşamışım şeklinde algılamaya başladım. Bu durum beni git gide endişelendirmekle birlikte aynı zamanda ne kadar verimli geçtiğini kanıtlıyor....





İLK GÜNÜN İLK SINGLE ' I İLE KARŞINIZDAYIZ

7 Eylül 2018 Cuma